Kukuli nin Nane Limon Kabuğu Klibini izlemek için oynatma butonuna tıklayınız
T.C.
SAĞLIK BAKANLIĞI
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü
Sayı : 13588366-149
Konu : Koronavirüs Koruma ve Kontrol Önlemleri
Çin'de görülen Koronavirüs hastalığı sebebiyle gerekli koruma ve kontrol önlemlerinin alınması amacıyla Bakanlığımız bünyesinde gerekli çalışmalar başlatılmıştır.
Bu kapsamda alınması gereken önlemlerin ilgili kurum ve kuruluşlara bildirilmesi gerekliliği hasıl olmuştur.
Koronavirüsler, soğuk algınlığından, Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS-CoV) ve Ağır Akut Solunum Sendromu (SARS-CoV) gibi daha ciddi hastalıklara kadar çeşitli hastalıklara neden olan büyük bir virüs ailesidir. Bugün dünya genelinde görülmeye başlayan 2019-nCoV de koronavirüs alt türleri arasında yer almaktadır.
Bu virüslerin neden olduğu enfeksiyonlar genellikle burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı ve ateşin olduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu şeklindedir. Ancak bazen akciğerleri, alt solunum yollarını etkileyerek zatürre ve bazen de ölüme neden
olabilmektedir. 2019-nCoV hastalarının çoğunun hafif vakalar olması ve kaybedilen
vakaların göreceli olarak SARS ve MERS'ten çok daha az olması dikkat çekmektedir.
Ülkemize, Çin Halk Cumhuriyeti ve vakaların yoğun olarak görüldüğü diğer ülkelerden
(Dünya Sağlık Örgütü tarafından şimdilik Kore, Japonya ve Tayland olarak belirlenmiştir) öğrenciler gelebilmektedir.
Kurumunuz/Kuruluşunuz bünyesindeki okulunuzda eğitim ve öğrenim gören ya da konaklama biriminde (yurt/otel/motel/pansiyon vb.) kalan öğrenciler arasında; son 14 günde Çin veya vakaların yoğun olarak görüldüğü diğer ülkelerde (Dünya Sağlık Örgütü tarafından şimdilik Kore, Japonya ve Tayland olarak belirlenmiştir) bulunma öyküsü olan veya sağlık kurumları tarafından doğrulanmış 2019-nCoV enfeksiyonu vakası ile yakın temas eden ve ateş, öksürük, solunum sıkıntısı, hızlı nefes alıp verme, göğüs ağrısı gibi şikâyetleri bulunan öğrenciler olduğunda öncelikle 112'ye bilgi verilmesi, şikâyeti olan öğrencinin diğer öğrencilerden ivedilikle ayrılıp tıbbi/cerrahi maske takması ve sağlık kuruluşlarına 112 aracılığıyla başvurması sağlanmalıdır. Ayrıca şikâyeti olan öğrenci ile aynı sınıftaki öğrencilere ve/veya aynı yatakhaneyi paylaşan öğrencilere, şikâyeti olan öğrencinin değerlendirmesi tamamlanana kadar tıbbi/cerrahi maske takması sağlanır. Şikâyeti olan öğrencinin solunum yolu veya vücut çıkartıları (salya, balgam, kusmuk) ile belirli bir şekilde kirlenmiş bir yüzey var ise burası sulandırılmış çamaşır suyuyla (1:10 normal sulandırarak) (Sodyum hipoklorit Cas No: 7681-52-9) temizlenir.
Ayrıca genel enfeksiyon bulaşma riskini azaltmak için uygulanması önerilen temel enfeksiyondan korunma ve kontrol ilkeleri aşağıda yer almaktadır:
Sınıflar ve konaklama birimi odaları iyi havalandırılmalı ve standart genel temizliği yapılmalıdır.
Öğrencilerin el hijyenine dikkat etmeleri sağlanmalıdır. Eller en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkanmalı, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkollü el antiseptiği kullanılmalıdır. Bunun için erişilebilir yerlere alkollü el antiseptiği konulması uygundur.
Öksürme veya hapşırma sırasında burun ve ağız tek kullanımlık kâğıt mendil ile örtülmeli, kâğıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içi kullanılmalı, mümkünse kalabalık yerlere girilmemelidir.
Şikâyetleri olan öğrenci Kurumunuz/Kuruluşunuz bünyesindeki konaklama birimlerinde kalan bir öğrenci ise oda 1 gün boş bırakılır veya hemen yeni öğrenci alınacak ise; odalar, tuvalet, banyo gibi kapalı alanlar iyi havalandırılır, temizlik esnasında eldiven kullanılır, banyo, tuvalet, klozet, lavabo, kapı kolları, tırabzanlar ve telefon ahizesi gibi sık kullanılan yüzeyler günde en az bir kez sulandırılmış çamaşır suyuyla (1:100 normal sulandırmada) (Sodyum hipoklorit Cas No: 7681-52-9) temizlenir. Bardak, tabak gibi kullanılan eşyalar su ve deterjanla yıkamalıdır. Çarşaf, havlu gibi materyal ise 60-90°C'de normal deterjan ile çamaşır makinesinde yıkanır.
Kurumunuz/Kuruluşunuz bünyesindeki konaklama birimlerinde kalan bir öğrencinin kesin vaka olduğu tespit edilirse Sağlık Müdürlüğü ekipleri mekânların temizliği ve olası temaslıların takibi için sizlerle temasa geçecektir.
Yukarıda bahsi geçen koruma ve kontrol önlemlerinin yerine getirilmesi,
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüz internet sitesinde
https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/bulasici-hastaliklar/2019-n-cov.html adresinde yer alan afiş vebroşürlerin Kurumunuza/Kuruluşunuza bağlı eğitim kurumları ve konaklama birimlerine dağıtılması ve görünebilir yerlere asılmasının sağlanması ve tüm personelinizin konu hakkında bilgilendirilmesi hususlarında gereğini arz ederim.
Gribin tedavisinde ilk 48 saatin önemli olduğuna dikkat çeken Yuluğ, "İlaçlar ilk 48 saatte asıl etkisini gösterirken, sonrası etkinliği azalıyor. Dolayısıyla ilk 48 saat içinde bir hekime başvurmak hastalığın iyileşmesi açısından çok önemli. Tedaviye erken başlandığında hasta daha çabuk iyileşiyor. Ama gecikmiş ve bütün vücudu etkileyen vakalarda ilacın etkileri de azalıyor" dedi. Dr. Yuluğ, yanlış bir inanış olan gripte antibiyotik kullanımının tedaviye yardımcı olmayacağını belirterek, "Gelişi güzel ilaç kullanımından kaçınmalıyız. Aksi halde daha olumsuz durumlar ortaya çıkabilir" ifadelerini kullandı.
Uzman Doktor Osman Cantekin, grip hastalığına karşı alınması gereken tedbirleri açıkladı.
Cantekin, ''Hastayken, hastalığı bulaştırmamak mümkünse diğer insanlarla temas sınırlandırılmalıdır. Aksırma ve öksürme esnasında burun ve ağız kâğıt mendille kapatılmalı ve kullanılan kağıt mendil çöp kutusuna atılmalıdır. Hasta kişiler ile yakın temastan kaçınmalıdır. Evde istirahat edilmelidir. Sabun ve su ile eller sık sık yıkanmalıdır. Bulaşma yollarından olan ağız, burun ve gözlere kirli ellerle temas etmekten kaçınılmalıdır. Yüzeyler sık sık temizlenmelidir. Risk gruplarına grip aşısı uygulanmalıdır.'' dedi.
Cantekin, gribe karşı yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
1- Ellerinizi yıkayın!
Çoğu grip ve nezle virüsü dokunma ile geçer.
Eğer yakınınızda lavabo yoksa ellerinizi ovuşturmanız ya da alkol içerikli temizleyiciler sürmeniz işe yarar.
2- Öksürürken ya da aksırırken elinizle ağzınızı kapatmayın!
Çünkü elinize yapışan virüsler ya da mikroplar kolay temizlenmez ve bu şekilde mikrop farklı kişilere bulaşabilir. Hapşırma ya da öksürme öncesi kağıt mendil kullanın ve hemen atın.
3- Yüzünüze dokunmayın!
Üşütme ve grip virüsleri vücudunuza burun, göz ve ağzınızdan girebilir. Gripseniz ya da grip olan birileriyle görüşüyorsanız yüze dokunmayın.
4- Bol sıvı için!
Çok su içmek vücudunuzdaki virüslerin temizlenmesini sağlar. Günde 8 bardak su için önerisine uymuyorsanız yeterince su içmeye özen göstermelisiniz.
5- Saunaya girin!
Araştırmacılar bu konuda aynı fikirde olmasa da, 1989''da Almanya''da yapılan bir çalışmada haftada 2 kez saunaya giren kişilerin daha az soğuk algınlığına yakalandığı görüldü. Diğer bir teori de, virüslerin ya da mikropların 80 dereceden daha sıcak bir ortamda yaşayamadıkları için sauna ortamında barınamadıkları yönünde.
6- Hava alın!
Hava almak önemlidir. Soğuk havada içerde kalan insanlar, kuru ve aynı havayı sürekli soludukları için virüslere maruz kalırlar.
7- Düzenli olarak egzersiz yapın!
Egzersiz kalbin kan pompalama hızını artırır. Hızlı nefes almak akciğerlere oksijenin hızlı transfer edilmesini ve vücut ısısını artırarak terlemeyi sağlar.
8- Meyve ve sebze yiyin!
Sebze ve meyveler metabolizmayı güçlendirir. Vitamin ilaçları yerine koyu yeşil, kırmızı ve sarı sebze ve meyveler tüketin.
9- Yoğurt yiyin!
Bazı araştırmalara göre günde 1 kase az yağlı yoğurt yemek gribi ya da üşütmeyi yüzde 25 azaltıyor. Araştırmacılar yoğurtta bulunan bakterilerin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve hastalıklardan koruduğunu belirtiyor.
10- Sigara içmeyin!
Aşırı sigara içenlerin üşütme ve grip virüsüne daha kolay yakalandıkları biliniyor. Sigara bağışıklık sistenini zayıflatıyor ve hastalanmayı kolaylaştırıyor.
11- Alkol almayın!
Aşırı alkol tüketimi bağışıklık sistemini baskılar ve kişiyi hastalıklara hazır hale getirir. Alkol ayrıca vücudu susuz bırakır.
12- Rahatlayın!
Eğer kendi kendinize rahatlamayı öğretirseniz bağışıklık sisteminiz dış etkenlere karşı daha güçlü olur. Rahatlama vücudun virüslere karşı hareket mekanizmasını güçlendiriyor ve kan akışını hızlandırıyor.
Doktor Cantekin, hastalığa karşı temkinli olması gereken bireyleri de şöyle sıraladı:
• 65 yaş ve üzerindeki kişiler,
• aşlı bakımevi ve huzurevinde kalan kişiler,
• Astım dahil olmak üzere kronik akciğer ve kalp-damar sistemi hastalığı olanlar,
• Şeker hastaları,
•Kronik böbrek yetmezliği olanlar,
• Kan hastalığı olanlar,
• Bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar,
•6 ay - 18 yaş arasında olup uzun süreli aspirin kullananlar.
Grip belirtilerinin hissedilmesi durumunda ilk olarak hekime müracaat edilmesi gerektiğini aktaran Cantekin,'' Antibiyotikler gribi tedavi etmezler bu nedenle hekim tavsiyesi dışında antibiyotik kullanmayın. Mevsimsel grip hastalığının yoğunlaştığı bugünlerde gripten korunmada yeterli ve dengeli beslenme ile yeterli istirahatın önemi de unutulmamalıdır.'' ifadelerini kullandı.
Cantekin grip ve soğuk algınlığı ile karıştırıldığını da vurgularken, şunları kaydetti:
''Grip, soğuk algınlığı ile karıştırılan, İnfluenza adı verilen bir virüsün neden olduğu, bir solunum yolu hastalığıdır. Ateş ya da titreme hissi, öksürük, boğaz ağrısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, ciddi halsizlik, çocuklarda yetişkinlerden daha sık olmak üzere bazen kusma ve ishal belirtileri arasındadır. Soğuk algınlığı ise bu belirtilerden daha çok burun akıntısı ve burun tıkanıklığı ile görülür ve genel olarak gripte olduğu gibi ciddi sağlık sorunları oluşturmaz Grip en fazla 2 haftada ve çoğunlukla da 7-10 gün içerisinde iyileşir ancak özellikle risk gruplarında olmak üzere bazen zatürre gibi hastalıklara neden olarak hayatı tehdit eden sağlık sorunları oluşturabilir.''